Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, düzensiz göçü kontrol altına almak amacıyla yeni bir önlem paketi açıkladı. Paket kapsamında, iltica başvurusu reddedilen göçmenlerin hızla sınır dışı edilmesi hedeflenirken, üçüncü ülkelerde geri dönüş merkezleri kurulması da öngörülüyor.
AB Komisyonu’nun İçişlerinden Sorumlu Üyesi Magnus Brunner’in Strazburg’da kamuoyuna sunduğu plana göre, oturma izni bulunmayan kişilerin sınır dışı işlemleri hızlandırılacak ve daha fazla kişinin ülkelerine gönderilmesi sağlanacak. Taslak düzenleme, sınır dışı kararlarına uymayan göçmenler için yaptırımları da içeriyor. Örneğin, sosyal yardımların kesilmesi gibi önlemlerle bu kararların uygulanması teşvik edilecek.
Mevcut durumda, AB ülkelerinde sınır dışı edilmesine karar verilen göçmenlerin yalnızca yüzde 20’sinin bu karara uyduğu belirtiliyor. Bu düşük oran nedeniyle, kamuoyunda sığınmacılara yönelik desteğin azaldığı vurgulanıyor. Yeni düzenleme, 2008 yılından beri yürürlükte olan sınır dışı kurallarını hem standartlaştırıyor hem de önemli ölçüde sertleştiriyor.
Üçüncü Ülkelerde Geri Dönüş Merkezleri Kurulacak
Öne çıkan en dikkat çekici değişikliklerden biri, reddedilen sığınmacıların üçüncü ülkelerde kurulacak sınır dışı merkezlerine gönderilmesini mümkün kılan yasal dayanağın oluşturulması. Buna göre, AB ülkeleri artık belirlenen ülkelerde geri dönüş merkezleri kurarak, göçmenleri buralarda geçici olarak tutabilecek. Ancak, süreç boyunca insan hakları standartlarının korunması şart koşuluyor. Aileler ve çocuklar bu uygulamadan muaf tutulacak.
Almanya’dan Tam Destek
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, AB Komisyonu’nun planına destek verdiğini belirterek, “Avrupa genelinde etkili bir geri dönüş mekanizmasına ihtiyacımız var. Sınır dışı edilmesi gerekenlerin yükümlülükleri artırılmalı ve bu kurallara uyulmaması durumunda yaptırımlar uygulanmalı” dedi. Faeser, ayrıca sürecin bürokratik engellerle tıkanmasının önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.
Almanya’da hükümet kurma sürecinde olan Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU), Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasındaki müzakerelerde de bu merkezlerin kurulmasının gündeme gelmesi bekleniyor. CDU ve CSU bu tür merkezlerin oluşturulmasını desteklerken, SPD ise bu fikre karşı çıkıyor.
İtalya ve Arnavutluk Anlaşmaya Vardı, İngiltere Geri Adım Attı
Şu ana kadar AB içinde yalnızca İtalya, Arnavutluk ile bu tür bir merkez kurulması konusunda anlaşmaya vardı. Ancak, bu anlaşma bazı yasal engellerle karşılaşmış durumda. Öte yandan, İngiltere’de İşçi Partisi’nin geçen yılki seçim zaferinin ardından Ruanda ile yapılan sınır dışı anlaşması durdurulmuştu.
Sınır Dışı İşlemlerinde İş Birliği Artacak
Yeni plana göre, AB üyesi devletler birbirlerinin sınır dışı kararlarını otomatik olarak tanıyacak. Böylece, örneğin Almanya’da iltica başvurusu reddedilen bir kişinin başka bir AB ülkesine giderek yeni bir başvuru yapması engellenecek. Bunun için Schengen Bilgi Sistemi’nde (SIS) özel bir veri mekanizması oluşturulacak ve ilgili bilgilerin elektronik ortamda paylaşılması sağlanacak.
Ayrıca, güvenlik riski teşkil ettiği düşünülen göçmenlerin sınır dışı edilene kadar gözaltında tutulmasını kolaylaştıran düzenlemeler de getiriliyor. Direnen ya da güvenlik güçlerine karşı gelen sığınmacılar için “caydırıcı önlemler” alınması planlanıyor. Bunlar arasında, kimlik belgelerine el konulması gibi uygulamalar da yer alıyor.
Komisyon tarafından sunulan bu taslak, AB üyesi devletlerin ve Avrupa Parlamentosu’nun onayını bekliyor. Eğer kabul edilirse, AB’nin göç politikalarında önemli değişiklikler yaşanacak ve düzensiz göçle mücadelede yeni bir dönemin kapıları aralanacak.