Almanya’nın yeni koalisyon hükümeti, göç ve vatandaşlık alanında çığır açan reformlara imza atacağını duyurdu. CDU lideri Merz’in bugün açıklamasında, düzenli göçün teşvik edileceği, düzensiz göçün son bulacağı ve ülkenin sosyal uyum politikalarında köklü değişikliklerin hayata geçirileceği belirtildi. Bu kapsamda aile birleşimi ve vatandaşlık konularında yapılacak düzenlemeler, hem kamuoyunun hem de muhalefetin yoğun ilgisini çekiyor.
Konuşmanın öne çıkan noktalarından biri, aile birleşimi süreçlerindeki değişiklikler oldu. Merz, mevcut göç politikasında “turbo-immigrasyon” olarak nitelendirilen uygulamaların son bulacağını ve aile birleşimi başvurularının bundan böyle daha katı kurallara bağlanacağını vurguladı.
Yeni düzenleme kapsamında, aile birleşimi süreçlerinin daha uzun bir bekleme süresine tabi tutulması planlanıyor. Eski sistemde başvuru yapılan kişilerin üç yıl içinde vatandaşlık ya da kalıcı oturum hakkı kazanması mümkünken, yeni sistemde bu sürenin beşe çıkarılması öngörülüyor. Bu adım, sadece aile birliğinin sistematik olarak kontrol edilmesi amacı taşıyor, aynı zamanda entegrasyon süreçlerinin daha sağlam temellere oturtulması hedefleniyor.
Aile birleşimi başvuruları sırasında, başvuru sahiplerinin kimlik, finansal durum ve entegrasyon potansiyelleri daha detaylı bir şekilde incelenecek. Yetkililer, bu sürecin kötüye kullanımını önlemek için sınır kontrollerini ve iltica taleplerine yönelik denetimleri güçlendireceklerini ifade ettiler.
Bu yaklaşım, Almanya’da uzun süredir tartışılan aile birleşimi politikalarında reform ihtiyacına cevap niteliğinde görülürken, eleştirmenler bu denetimlerin sosyal uyum ve insan hakları açısından riskler oluşturabileceğini belirtiyor.
Hızlandırılmış Vatandaşlığa Son
Yeni koalisyon hükümetinin bir diğer önemli vurgusu ise vatandaşlık yasalarında yapılacak köklü değişiklikler oldu. Merz, hızlandırılmış vatandaşlık prosedürlerinin kaldırılacağını duyurdu.
Eskiden belirli durumlarda üç yıl içerisinde vatandaşlığa geçiş imkânı sağlanırken, yeni düzenlemede vatandaşlık hakkının kazanılabilmesi için en erken beş yıllık bekleme süresi öngörülüyor. Bu değişiklik, vatandaşlık alım süreçlerinin daha derinlemesine incelenmesine ve entegrasyon kriterlerinin daha belirgin şekilde göz önüne alınmasına olanak tanıyacak.
Yeni yasa teklifinde, vatandaşlık sürecine girecek bireylerin entegrasyon programlarına daha fazla dahil edilmesi, dil öğrenimi, mesleki eğitim ve toplumsal uyum kurslarının zorunlu hale getirilmesi gibi önlemler de gündeme alındı. Bu reformların, Almanya’nın toplumsal bütünleşme hedefleriyle uyumlu olarak, uzun vadede toplumsal uyum ve ekonomik entegrasyonu desteklemesi bekleniyor.
Almanya’da göç, entegrasyon ve vatandaşlık gibi kritik alanlarda yapılacak bu reformların, ülkenin ulusal güvenliği ve toplumsal uyumunu destekleyecek stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor. CDU lideri Merz’in açıklamalarına göre, aile birleşimi ve vatandaşlık politikalarındaki bu sıkı düzenlemeler, yeni koalisyon hükümetinin disiplinli ve kontrollü göç politikasının temel taşlarını oluşturuyor. Yeni düzenlemeler uygulamaya konduğunda, Almanya’da göçmen toplulukları ve sivil toplum kuruluşları bu konudaki gelişmeleri yakından takip edecek.