Belçika’da yayınlanan resmi istatistikler, işsizlik kayıtlarındakilerin yaklaşık yüzde 60’ının Belçika kökenli olmadığını ortaya koydu. Bu veri, göçmen nüfusa yönelik daha katı kurallar ve sosyal yardım kısıtlamaları içeren bir reform paketini hayata geçirmeye hazırlanan sağcı koalisyon hükümetinin politikalarını destekler nitelikte bir argüman olarak öne sürülüyor.
Söz konusu istatistiğin detaylandırılmış halinde, işsizlerin yüzde 41.5’inin Belçikalı kökenlere sahip olduğu, bunu yaklaşız yüzde 13 ile Kuzey Afrika kökenlilerin izlediği ve ardından Güney Avrupa Birliği ülkelerinden gelen göçmenlerin geldiği belirtiliyor.
Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan hükümet, “Ulusal dillere olan hakimiyetlerinin çok daha düşük olduğunu biliyoruz. Kurumsal sistemi anlamakta zorluk çekiyor olabilirler. Dolayısıyla, bu insanlara odaklanmamız ve onlara özel bir ilgi göstermemiz açıkça gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
SERT ÖNLEMLER
Bu verilerin açıklanması, yeni koalisyon hükümetinin gündemindeki radikal sosyal reformları gerekçelendirme çabalarının bir parçası olarak yorumlanıyor. Hükümetin yeni lideri, daha önce defalarca Belçika’nın göç politikasını “tüm sıkıntıların kaynağı” olarak nitelemişti.
Hükümetin planları arasında, aile birleşim vizesi başvuruları için daha yüksek gelir şartları ve daha uzak bekleme süreleri getirilmesi gibi göçü kısıtlayıcı tedbirler yer alıyor. Ancak, en dikkat çeken ve tartışma yaratan önlem, işsizlik ödeneği sisteminde yapılması planlanan değişiklik. Buna göre, önümüzdeki yıldan itibaren 20 yıldan uzun süredir işsiz olanların yardımları kesilecek. Gelecekte ise, işsizlik ödeneği alma süresi azami iki yıl ile sınırlandırılacak.
Söz konusu değişikliklerin, önümüzdeki yıl 180.000 Belçikalının işsizlik maaşını kaybetmesi anlamına geldiği ve devletin bu hamleyle yaklaşık 2 milyar Euro tasarruf etmeyi planladığı açıklandı.