Avrupa Birliği (AB) verilerine göre, Almanya yıllar sonra ilk kez sığınma başvurularında AB ülkeleri arasında liderliği Fransa’ya kaptırdı. Sığınma politikalarında yeni tablonun yanı sıra, Batı Afrika’dan Avrupa’ya uzanan ölümcül göç rotalar da alarm veriyor.
Alman Welt am Sonntag gazetesinin AB Komisyonu raporuna dayandırdığı habere göre, 1 Ocak-31 Mart 2025 döneminde Almanya’ya yapılan sığınma talepleri, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 41 düşüşle 37.387’ye geriledi. Böylece Almanya, 40.871 başvuruyla Fransa ve 39.318 başvuruyla İspanya’nın ardından üçüncü sıraya yerleşti.
Venezuela’dan sığınmacı artışı
AB içinde en az sığınma talebi ise Macaristan’dan (22) ve Slovakya’dan (37) geldi. Almanya’daki başvuruların %24’ünü Suriyeliler, %16’sını Afganlar, %11’ini ise Türk vatandaşları oluşturdu. Fransa ise Ukraynalı sığınmacıların en çok tercih ettiği ülke oldu.
AB, İsviçre ve Norveç’te bu yılın ilk üç ayında en fazla sığınma başvurusu Venezuelalılardan geldi. Venezuelalıların başvuruları %44 artarken, Ukraynalı, Çinli ve Hint vatandaşların taleplerinde de önemli yükseliş kaydedildi. Buna karşılık Suriyeli, Kolombiyalı ve Türk başvuruları ise geriledi.
Sosyal Medya Paylaşımları ve Senegallilerin Göçü
İngiliz The Guardian‘ın haberine göre ise Senegal’in balıkçı kasabalarında yaşanan yoksulluk, iklim krizi ve sosyal medyadaki “göçmen hikayeleri”, gençleri Avrupa’ya kaçışa zorluyor. 2024’te rekor düzeyde 46.843 Batı Afrikalı, İspanya’nın Kanarya Adaları’na ulaşmak için 1500 km’lik ölüm yolculuğuna çıktı. Açık denizde 5-6 gün süren bu yolculuk, her yıl binlerce kişinin hayatına mal oluyor. Frontex’e göre bu rota, “en ölümcül göç hattı” olarak kayıtlara geçti.
Sosyal medyada paylaşılan lüks araba ve villalarla süslenen göçmen hikâyeleri, Senegal’deki gençlere yeni umutlar aşılıyor. Avrupa’ya ulaşanların aileleri yeni evler inşa ederken, geride kalanlar kendilerini “başarısız” hissediyor. Balıkçılığın çöküşü, işsizlik ve iklim değişikliği de göçü tetikliyor. Senegal Cumhurbaşkanı Bassirou Diomaye Faye’nin “Kalın, fırsat yaratacağız” çağrıları ise sonuç vermiyor.
Almanya’daki düşüş, AB’nin sınır politikalarının “iç” ve “dış” dinamiklerini ortaya koyuyor. Senegal örneği ise, Avrupa’nın göçle mücadelesinde yalnızca rakamlarla değil, insani bedellerle de yüzleşmesi gerektiğini hatırlatıyor. Sosyal medyanın zehirli etkisi ve iklim krizi, gençleri ölüm yolculuğuna iterken, çözüm yerel kalkınma ve küresel iş birliğinden geçiyor.