Dünya, 2025 yılının ilk çeyreğinin sonuna geldi. İnsanlık tarihi şimdi en karmaşık ve çok yönlü krizlerinden biriyle boğuşuyor. Orta Doğu’da artan çatışmalar, Afrika’daki istikrarsızlık, küresel ekonomik durgunluk ve insani yardım kuruluşlarının finansal darboğazları, milyonlarca insanın yaşamını tehdit ediyor.
Son aylarda yaşanan gelişmeler, dünya genelinde insani yardım ihtiyacının hızla arttığını ancak bu ihtiyaçların karşılanmasında ciddi zorluklarla karşılaşıldığını ortaya koyuyor. Çatışmaların yoğunlaştığı bölgelerde sivillerin maruz kaldığı trajediler, uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Gazze: Ateşkesin Çöküşü ve Artan Şiddet
Gazze Şeridi’nde 18 Mart’ta sona eren ateşkesin ardından İsrail’in başlattığı geniş çaplı hava saldırıları, bölgede insani krizi daha da derinleştirdi. İsrail ordusunun açıklamasına göre, operasyonlar Hamas’ın askeri altyapısını hedef alıyor. Ancak bölgeden gelen raporlar, sivillerin bu saldırılardan ciddi şekilde etkilendiğini gösteriyor.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) tarafından yayımlanan son verilere göre: “Saldırılarda şu ana kadar 600’den fazla kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin yaklaşık yüzde 30’u çocuklardan oluşuyor. Gazze’de 100 binin üzerinde kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı.”
Gazze’deki hastaneler, artan yaralı sayısı nedeniyle kapasitelerini aşmış durumda. Sağlık Bakanlığı yetkilileri, tıbbi malzeme stoklarının tükenmek üzere olduğunu bildirirken, bölgeye yönelik abluka nedeniyle dış yardımın ulaştırılmasında büyük zorluklar yaşanıyor.
Yemen: Savaşın Gölgesinde Yeni Bir Felaket
Yemen’de 10 yıldır süren iç savaşın yarattığı yıkım, ABD’nin son haftalarda başlattığı hava saldırılarıyla daha da derinleşti. ABD yönetimi, Husi isyancılarının Kızıldeniz’deki ticaret yollarını tehdit ettiği gerekçesiyle operasyonlar yaptı. Ancak bu saldırılar sırasında sivillerin de hedef alınması uluslararası tepki çekti.
Husi yönetimindeki Sağlık Bakanlığı’nın raporuna göre: “ABD’nin son saldırılarında en az 53 kişi hayatını kaybetti. Yaralıların büyük bir kısmı kadın ve çocuklardan oluşuyor. Ülkede yetersiz beslenme oranı yüzde 70’e ulaşmış durumda.”
Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), Yemen’deki sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü ve özellikle çocukların yetersiz beslenme nedeniyle ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu açıkladı. BM Dünya Gıda Programı (WFP), Yemen’e yönelik gıda yardımlarının fon eksikliği nedeniyle yüzde 50 oranında azaltıldığını duyurdu.
BM Kuruluşları Finansal Çöküşün Eşiğinde
ABD Başkanı Donald Trump’ın yeniden göreve gelmesinin ardından uluslararası yardım bütçelerinde yapılan kesintiler, BM kuruluşlarını ciddi bir finansal krizle karşı karşıya bıraktı. Özellikle insani yardım kuruluşları, fon yetersizliği nedeniyle faaliyetlerini durdurma noktasına geldi.
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) yetkilileri, dünya genelinde yaklaşık 6000 personelin işten çıkarılabileceğini açıkladı. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ise mülteci kamplarındaki hizmetlerin büyük ölçüde azaltılacağını bildirdi. Bu durum, özellikle Afrika ve Orta Doğu’daki mülteci topluluklarını doğrudan etkiliyor.
Afrika’da Artan İstikrarsızlık
Afrika kıtasında da çatışmalar ve istikrarsızlık hızla yayılıyor. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde (DKC) M23 isyancıları ülkenin doğusunda ilerleyişini sürdürüyor. Kisangani şehrine yaklaşan isyancılar nedeniyle binlerce kişi evlerini terk etti. Güney Sudan’da hükümet güçlerinin Nasir kasabasına düzenlediği hava saldırıları sonucu onlarca sivil hayatını kaybetti. Bölgedeki çatışmaların yeniden iç savaşa dönüşebileceği endişesi büyüyor. Etiyopya’nın Tigray bölgesinde, geçen yıl varılan barış anlaşmasına rağmen çatışmalar yeniden alevlendi.
Çetelerin Kontrolü Ele Geçirdiği Ülke: Haiti
Karayipler’in en yoksul ülkesi Haiti’de ise çeteler başkent Port-au-Prince’in büyük bir kısmını kontrol altına aldı. Hükümet güçlerinin etkisiz kalmasıyla birlikte çeteler arasındaki şiddetli çatışmalar artarken, binlerce kişi yerinden edildi.
Plan International’ın yayımladığı rapora göre: “Yerinden edilenlerin yüzde 52’si çocuklardan oluşuyor. Eğitim sistemi tamamen çökmüş durumda; milyonlarca çocuk okula erişim sağlayamıyor.”
İnsani Yardımlar Artmalı
Dünya genelinde yaşanan bu krizler, uluslararası toplumun koordineli bir şekilde harekete geçmesini zorunlu kılıyor. Ancak mevcut tablo, küresel dayanışmanın zayıfladığını gösteriyor.
Uzmanlara göre: “İnsani yardımların artırılması için yeni finansman kaynaklarının oluşturulması gerekiyor. Çatışma bölgelerinde sivillerin korunması için uluslararası hukukun uygulanması şart. İklim değişikliği kaynaklı göç ve yoksulluk gibi uzun vadeli sorunlara yönelik sürdürülebilir çözümler geliştirilmesi gerekiyor.”
BM Genel Sekreteri António Guterres’in yaptığı açıklamada belirttiği gibi: “Dünya tarihinin en büyük insani krizlerinden biriyle karşı karşıyayız. Bu krizden kurtulmak için dayanışma ve kararlılık şart.”
Bu tablo, insanlığın ortak geleceğini tehdit eden sorunların çözümü için acil adımlar atılması gerektiğini gösteriyor. Ancak bu adımlar atılmazsa, milyonlarca insanın yaşamı tehlikeye girecek ve küresel istikrarsızlık daha da derinleşecek gibi görünüyor.