İsrail’de yaşanan güvenlik endişeleri ve iç siyasi kutuplaşmanın gölgesinde, geçtiğimiz yıl rekor düzeyde ülke vatandaşı ülkeyi kalıcı olarak terk etti. İsrail Merkez İstatistik Bürosu tarafından açıklanan verilere göre, 2024’te 82 bin 700 İsrailli ülkeyi terk etti, bu sayı 2023’e göre yüzde 50’lik bir artış anlamına geliyor. Aynı dönemde yalnızca 23 bin 800 kişi geri dönerken, 32 bin 800 yeni göçmen ülkeye kabul edildi. Bu, İsrail’in nüfus artış hızının %1.1’e düşmesine neden oldu.
Göçmenlerin büyük çoğunluğu, dönüşü olmayan bir adım olarak evlerini ve taşınmazlarını satarak, İsrail’deki hayatlarını geride bırakıyor. Kaçışın arka planında özellikle Gazze Şeridi ve kuzey sınırındaki çatışmaların uzaması ve şiddetlenmesi sonucu güvensizlik hissi ile Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin izlediği politikalar karşısında duyulan derin hoşnutsuzluk.
YUNANİSTAN EN POPÜLER DESTİNASYON
En popüler göç destinasyonları arasında, coğrafi yakınlığı, görece düşük yaşam maliyetleri ve Akdeniz kültürüne aşinalık nedeniyle Yunanistan başı çekiyor. Son bir yılda 10 binden fazla İsrailli bu ülkeye yerleşti. Bunu, özellikle Portekiz’in sunduğu Dijital Göçmen ve Altın Vize programlarından faydalananların tercih ediyor. Yunanistan’ı, Portekiz ile Kıbrıs Rum kesimi takip ediyor. Almanya, Kanada ve ABD’ye gidenlerin sayısında da kayda değer artışlar yaşanıyor.
Ancak bu göç dalgası, sadece güvenlik kaygılarından kaynaklanmıyor. Sosyal ve politik kutuplaşma, ekonomik belirsizlikler ve demokratik değerlerin zayıflaması gibi faktörler de etkili oluyor. Birçok kişi kararını, “İsrail artık bir demokrasi değil” diyerek açıklıyor. Bu göçün, beyin göçü ve demografik değişim gibi uzun vadeli etkileri olabileceği belirtiliyor.