Litvanya, Belarus’u kasıtlı olarak Orta Doğu’dan gelen göçmenleri sınırına yönlendirmek ve insan kaçakçılığı yapmakla suçlayarak Uluslararası Adalet Divanı’na (ICJ) başvurdu. İddiaya göre, Belarus rejimi, Birleşmiş Milletler’in insan kaçakçılığına karşı protokolünü ihlal ederek düzensiz göçü organize bir strateji ile yönetiyor.
Litvanya Dışişleri Bakanlığı, insanları bu şekilde yönlendirmekle sınır güvenliğini tehdit etmenin ötesinde, insan hakları ihlali ve uluslararası hukukun çiğnenmesi anlamına geldiğini vurguladı. “Göçmenlerin siyasi hedefler için kullanılmasının kabul edilemez” açıklamasını yapan hükümet, sürecin Avrupa’da göç politikalarının güvenlik odaklı dönüşümüne ışık tutacağını belirtti.
Göçün Siyasallaştırılması
Belarus ise suçlamaları “asılsız” olarak nitelendirerek, Litvanya’nın kendi sınır politikalarındaki sorunları örtbas etmeye çalıştığını öne sürdü. Minsk, 2021’deki benzer krizde olduğu gibi, AB’nin yaptırımlarına karşı “meşru tepki” verdiğini savunuyor.
2021’de binlerce göçmenin Belarus üzerinden Polonya, Litvanya ve Letonya’ya yönlendirilmesi, AB ile Minsk arasındaki gerilimi tırmandırmıştı. Uzmanlar, yeni davayı “göçün siyasallaştırılmasına karşı kritik bir adım” olarak yorumluyor. Uluslararası hukukçular, ICJ kararının benzer vakalarda emsal oluşturabileceğinin altını çiziyor.
