İspanya Hükümeti ile Kanarya Özerk Yönetimi, anne-babasız ve refaketçisi olmayan yaklaşık 1000 çocuk mülteciyi anakaradaki kabul merkezlerine veya devlet destekli ada barınaklarına taşıma konusunda uzlaştı. Karar, Yüksek Mahkemenin derhal tahliye emrini uygulamaya koyarak adalardaki ağır koşulları hafifletmeyi amaçlıyor. Yetkililer, halihazırda Kanarya Adaları’nda 5 bin 800’den fazla refakatsiz çocuğun bulunduğunu belirtiyor.
Bu adım atılırken, yerelde gönüllü üniversite öğrencilerinin yürüttüğü bir projede günde üç saat İspanyolca dersi verilen 30’a yakın genç, dil bariyerini aşarak eğitim ve istihdama tutunmaya çalışıyor. Projenin kurucuları, “Dil olmayan yerde gelecek de olmuyor” diyerek destek çağrısı yapıyor.
Göç akışı ise çelişkili veriler sunuyor. 2024’te 46 bin 843 kişi Atlantik’i geçerek adalara ulaştı. Aynı yıl 9 bin 757 kişi yolda hayatını kaybetti. 2025’in ilk beş ayında ölümler azalmadan devam etti En az 1482 can kaybı kayda geçti. Her on kurbandan dördünün çocuk olduğu da kayıtlara geçti. Bu yılın başından Haziran ayına kadar adaya ulaşanların sayısı yüzde 40,6 düşerek 11 bin 284’e geriledi. İçişleri Bakanlığı bu düşüşü, Kasım 2024’teki zirveden sonra süren sıkı denetimlere bağlıyor.
Göçmen teknelerinin rotasının artık Moritanya ve Gine Körfezi’ne kaydığı için tehlike ve ölümlerin karadan açık denize taşındığına dikkat çekiyor. Sivil toplum kuruluşu Caminando Fronteras ise, “Hava devriyelerinin artırılması halinde Atlantik’in toplu mezar olmaktan kurtulabileceğini” savunuyor.
AB Sığınma ve Göç Paktı’nın 2026’da yürürlüğe girmesinin Madrid’in ada krizine kalıcı çözüm arayışını hızlandıracağı ifade ediliyor. Kanarya yönetimi ise harcamalar için ek fon talebini gündemde tutuyor