İltica reddine karşı mülteci dairelerine yapılan şikayet dilekçesi nasıl yazılır? İltica reddine itiraz sürecinde nelere dikkat edilmelidir? Bu yazıda detaylı örnekler ve ipuçları bulabilirsiniz.
ŞİKAYET DİLEKÇESİ/MEKTUBU (İLTİCA REDDİNE KARŞI MÜLTECİ DAİRELERİNE YAPILAN ŞİKAYET DİLEKÇESİ)
Batı medeniyetinde müşteri, tüketici, vatandaş ve hizmet alan kişilerin memnuniyetleri kadar şikâyetleri de ölçülmektedir. Şikâyet, anayasal olarak verilmiş bir haktır. Şikâyet, hizmet ve ürünlerin iyileştirilmesine katkı sağladığı gibi, kurumların da iç ve dış denetime tabi olmasını sağlar.
Ancak otoriter ülkelerde, şikâyet etmek sorun olarak görülse de, demokrasinin, hukukun ve insan haklarının yerleştiği batılı devletlerde şikâyet mekanizması önemli fonksiyonlar görmektedir. Bu nedenle, özellikle mültecilerin yaşadığı sorunlarla ilgili olarak şikâyet etmeleri teşvik edilmelidir.
Mülteciler genellikle, “aman bize bir şey olmasın, şikâyet edersek yanlış anlaşılır, sicilimize işler, başımıza bir iş gelir, deport ediliriz” gibi düşüncelerle şikâyetlerden vazgeçmektedir. Ancak, haklı olduğunuz bir konuda anayasal hakkınızı kullanmanız, sizlere olumsuz bir yansıma getirmeyecektir. Şikayet ettiğinizden dolayı sosyal yardımlarınız kesilmeyecektir.
Özellikle iltica reddi alan mülteciler, avukatla mahkemeye itiraz sürecine girip mahkeme gününü beklemektedir. Ancak 15 Temmuz 2016 tarihinden bugüne kadar Hizmet Hareketi mensuplarının red davalarının %99.9’unun mahkemelerden döndüğü görülmektedir. Bu durum, mülteci dairelerinin yanlış kararlar verdiğini göstermektedir. Bu yüzden bu yanlış kararlar, kurumdaki hukuk dairesine şikayet edilerek, konu mahkemeye gitmeden kurum içerisinde çözülebilir.
Aşağıda örneği bulunan şikayet dilekçesi çerçevesinde, mülteciler mülteci dairelerine kendi durumlarıyla ilgili şikayette bulunabilirler. Böylece, red aldıktan sonra mahkeme kararını bekleme esnasında, yazdığınız şikayet dilekçesi kurum içerisinde değerlendirilir ve genellikle mahkeme sonuçlanmadan olumlu cevaplar gelmektedir.
Örnek Şikayet Dilekçesi:
Sayın yetkili,
Ben, …. adresinde ikamet eden AZR-Nummer …. olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ….’yım. …. tarihinde iltica başvurusunda bulundum. …. tarihinde 2. mülakat oldum. Mülakat dosyama verilen kararı tercüme ettirip olumsuz ve yanlış kararı okuyunca şok oldum. Çünkü verdiğim bilgi ve belgelerin yok sayıldığını gördüm. Aşağıda, mülakat esnasında sunduğum halde yok sayılan belgeleri ve çarptırılan veya yanlış anlaşılan ifadelerimi yeni ulaştığım güncel siyasi koğuşturma belgeleri ve tekrar özet bir anlatım çerçevesinde yeni deliler ışığında dikkatinize arz ederim.
- Raportör kararında, 15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe girişiminden sonra da sürekli Türkiye’ye gidip geldiğim iddia edilmektedir. (sayfa/paragraf)
Cevap: Türkiye’de darbe girişimi 15/07/2016’da oldu. Benim açımdan yaşam, özgürlük, can güvenliği ve zulüm tehlikesi darbe girişiminden sonra başladı. Raportör; darbe girişiminden sonra da sürekli Türkiye’ye gidip geldiğimi iddia etmiş ve bu varsayıma bakarak olumsuz ve yanlış bir karar vermiştir. Bunun böyle olmadığının belgesi olarak T.C. pasaportum BAMF’tadır ve giriş-çıkış mühürleri mevcuttur. Raportör, karar vermeden önce pasaportuma bakmış olsaydı bu yanlış kararı vermezdi. Ayrıca, Türkiye devletine ait resmi e-devlet uygulamasından almış olduğum yurtdışı giriş-çıkış belgesi (ek1) ile BAMF’ta bulunan pasaportumdaki giriş-çıkış mühürlerini karşılaştırabilirsiniz. Belgelerimde görüldüğü üzere en son 12/07/2016 tarihinde; yani darbe girişiminden 3 gün önce Türkiye’den çıkıp Irak’a geçtiğim ve bir daha Türkiye’ye geri dönmediğim görülmektedir. Fakat BAMF’ın kararına baktığınızda (paragraf/satırda) yukarıda belirttiğim bilgilerle çeliştiğini görüyoruz. Bu sebeple yukarıda belirtilen bilgi ve belgeler ışığında BAMF’ın bu yanlış kararı nasıl verebildiğini anlamakta zorlanıyorum. Bu yanlışlıktan dönmenizi rica ediyorum. - Aynı şekilde, …. tarih, …. nolu hakkımda siyasi kovuşturma olduğuyla alakalı bilgilendirmede bulunmuştum ve bununla alakalı bir ekran görüntüsü vermiştim. Ancak raportör bu belgeyi de yok sayarak hakkımda siyasi kovuşturma olmadığına kanaat getirip olumsuz karar vermiştir. (sayfa/paragraf)
Cevap: Almanya büyük bir devlet olup; hukuk sisteminin bağımsız ve tarafsız olarak işlediğine inanarak iltica ettim. Verdiğim evrakları ve içerdiği bilgileri hem kriminal inceleme yaparak, hem de Türkiye’de bulunan Almanya büyükelçiliğinizin avukatları kanalıyla doğrulatma imkanı varken; uzun süren inceleme sonucunda böyle olumsuz bir cevabın gelmesi gerekli hassas incelemenin yapılmadığını göstermektedir.- …. tarihinde, …. isminde avukatlık bürosuna vermiş olduğum vekalet (Ek2) ile verdiğim ekran görüntüsünü (Ek3) tasdik eden ek bilgi ve belgeleri elde etme imkânım oldu. (Ek4) Sizde bulunan ekran görüntüsü üzerinde (Ek3) bulunan sayı/tarih budur. Avukatım kanalıyla temin ettiğim yeni orijinal belgede (Ek4) sizdeki ekran görüntüsünü tasdik eden bilgiler detaylı bir şekilde mevcuttur.Daha önce tarafınıza iletmiş olduğum ekran görüntüsünü; aynı dosyadan yargılanan bir arkadaşımın avukatı illegal yollarla savcının özel kaleminden dosyamı açarak ekran görüntüsünü kendi cep telefonuyla çekip bana göndermişti. O günkü şartlarda avukatım olmadığı için orijinal evraklara ulaşma imkânım olmamıştı. Ayrıca Gülen hareketine mensup arkadaşlarım, BAMF ekran görüntülerini dikkate aldığını söyleyince evraklarla ilgili yeni bir arayışa girmemiştim.
Yukarıda sunduğum bilgi ve belgeler ışığında dosyanın yeniden ivedilikle değerlendirilip mağduriyetimin giderilmesini rica ediyorum. Çünkü 65 yaşında bir insan olarak 12/07/2016 tarihinden bugüne eşim, çocuklarım ve torunlarımdan uzak kalmaktayım. Bu durum her geçen gün mağduriyetimi derinleştirmektedir. Tüm bu olumsuz şartlara rağmen Almanya’da kendi öz kaynaklarımla durmakta ve herhangi bir sosyal yardım almamaktayım.
Bu mailimi avukatımdan müsaade alarak, bilgisi dahilinde duygularımı ifade ederek yazdım.
Bu makalede verilen bilgiler, iltica mülakatlarında başarılı olabilmeniz için kapsamlı ve doğru bir şekilde hazırlanmıştır. Lütfen kendi durumunuzu detaylı bir şekilde anlatarak, neden hedef alındığınızı, yaşadığınız zulmü ve tehditleri somut örneklerle açıklayın.