Almanya, 23 Şubat 2025’te seçimini yaptı. Seçimler, ülkenin geleceğini şekillendirecek yeni bir siyasi tablo ortaya çıkardı. Ancak, bu tablonun en büyük etkisi göçmenler ve mülteciler üzerinde hissedecek. Almanya, tarihinin en kritik siyasi değişimlerinden birini yaşarken, özellikle göç politikalarında keskin dönüşler bekleniyor.
Yeni Almanya’nın, yeni kuralları var artık. Bu süreçten sonra mülteciler ve göçmenler ne yapmalı? Bu alanda 25 yıldır danışmanlık hizmeti veren ve göç-iltica konularında uzman bir kişi olan Oktay Özdemir, Almanya seçim sonuçlarının göçmenler ve mülteciler üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde ele aldı. Aşırı sağın yükselişi, koalisyon hükümetinin politikaları ve Almanya’nın nitelikli iş gücüne duyduğu ihtiyaç geleceği nasıl şekillendirecek?
Seçim Sonuçları: Aşırı Sağın Yükselişi
Almanya’daki seçimlerde en dikkat çeken gelişme, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin oylarını %20,8’e çıkarması oldu. Bu durum, sadece siyasi dengeleri değiştirmekle kalmadı, aynı zamanda ülkedeki göçmenler ve mülteciler için tedirgin edici bir tablo ortaya çıkardı. AfD, kampanyası boyunca göçmen ve mülteci karşıtı politikaları vurguladı ve seçim sonuçları, bu söylemlerin belirli bir kesim tarafından benimsendiğini gösterdi.
Hristiyan Demokratlar (CDU/CSU) ise %28,5 oy oranıyla seçimleri kazandı. Ancak, güçlü bir hükümet kurabilmek için SPD (%16,4) veya Yeşiller (%11,6) gibi partilerle koalisyon yapması gerekiyor. AfD’nin yükselişi, koalisyon görüşmelerinde göçmen politikalarının önemli bir tartışma başlığı olacağını gösteriyor.
Almanya’daki siyasi hava giderek sağa kayıyor ve bu durum, ülkedeki göçmenler ve mülteciler için büyük zorlukların da habercisi.
Mülteciler İçin Kırmızı Alarm!
AfD’nin yükselişiyle birlikte mülteciler için zorlu bir süreç başlıyor. Yeni hükümetin koalisyonu nasıl şekillenecek olursa olsun, mültecilere yönelik politikaların sıkılaşacaktır. Özellikle, Almanya’da süresiz oturum hakkı olmayan mülteciler için deport (sınır dışı edilme) riski artıyor.
Seçim kampanyalarında birçok sağcı parti, iltica süreçlerini hızlandırmayı ve mültecileri sınır dışı etmeyi önerdi. Eğer bu politikalar yürürlüğe girerse, Almanya’da oturum hakkı olmayan ve iltica başvurusu reddedilen binlerce insan, ülkeden ayrılmak zorunda kalabilir.
Özellikle aşağıdaki belli başlı maddeler mülteciler için kritik hale gelmiş durumda:
- İltica Başvurularının Zorlaşması: Mevcut prosedürlerin daha katı hale gelmesi ve ret oranlarının artması bekleniyor.
- Hızlandırılmış Deport Süreci: Reddedilen mültecilerin daha kısa sürede sınır dışı edilmesi sağlanabilir.
- Sınır Kontrollerinin Güçlendirilmesi: Almanya, Schengen bölgesi içinde daha sıkı kontroller yaparak mültecilerin girişini zorlaştırabilir.
Bütün bu değişiklikler, mültecilerin ülkede kalabilmek için çok daha dikkatli olmalarını gerektiriyor. Özellikle entegrasyon süreçlerine daha fazla dahil olmaları ve ülkede aktif bir vatandaş gibi yaşamaları büyük önem taşıyor.
Göçmenler İçin Fırsatlar ve Tehditler
Almanya’nın mülteci politikaları sıkılaşırken, nitelikli iş gücü açığını kapatmak için göçmen politikalarına halen sıcak baktığını görüyoruz. Ülkenin ekonomik dinamikleri, özellikle vasıflı göçmenler için yeni fırsatlar yaratmaya devam ediyor. Göçmenler için mevcut ve yeni olanaklar da her zaman var. Bunlardan bazıları aşağıdaki gibi:
1.81a Vizesi: Almanya’ya aileleriyle birlikte yasal olarak göç etmek isteyenler için en avantajlı vize türü.
2.18a ve 18b Vizeleri: Almanya’da nitelikli işlerde çalışmak isteyenler için büyük fırsatlar sunan vize türleri.
3.Mavi Kart (Blue Card): Yüksek maaş ve nitelikli iş gücü talebini karşılayan göçmenler için en avantajlı seçeneklerden biri.
Ancak, göçmenlerin Almanya’ya yasal yollardan giriş yapabilmeleri için bazı temel şartları yerine getirmeleri gerekiyor. En az B1 seviyesinde Almanca bilgisi, meslek diploması ve iş teklifi, vize başvurularında büyük bir avantaj sağlıyor.
Almanya’nın Ekonomik Geleceği ve İş Gücü İhtiyacı
Almanya’nın, ciddi bir iş gücü krizine gireceğine yönelik analizler zaman zaman paylaşılıyor. 2035 yılına kadar 7 milyon insanın emekliye ayrılması bekleniyor. Bu açığı kapatmak için nitelikli göçmenlere her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Yeni hükümetin politikaları her ne kadar mültecilere yönelik sertleşse de, iş gücü açığını kapatmak için göçmenlerin ülkeye girişini kolaylaştırmak zorunda.
Buna göre öne çıkan sektörler şunlar:
•Sağlık (hemşireler, doktorlar)
•Lojistik (kamyon ve tır şoförleri)
•Teknoloji (yazılımcılar, mühendisler)
•Eğitim (öğretmenler)
•İnşaat ve teknik meslekler
Bu alanlarda çalışmak isteyen göçmenler için Almanya, hala fırsatlar sunan bir ülke olmaya devam ediyor.
Almanya’da Göçmenler ve Mülteciler İçin Ne Yapılmalı?
Almanya’daki yeni siyasi dönem, mülteciler ve göçmenler için hem riskler hem de fırsatlar barındırıyor. Özellikle mültecilerin daha dikkatli olması ve entegrasyon süreçlerine daha fazla dahil olması gerekiyor. Göçmenler için ise, yasal yollarla ülkeye giriş yapmanın her zamankinden daha önemli olduğu bir süreç başladı.
Almanya’da yaşamayı düşünenler için tavsiyeler:
•Mülteciler: Eğer oturum izniniz yoksa veya iltica başvurunuz reddedildiyse, en kısa sürede bir çözüm arayın. Almanya’da yasal yollarla kalma hakkı olan göçmenler için meslek edindirme programlarına katılmak büyük bir avantaj.
•Göçmenler: Almanya’da iş bulma şansınızı artırmak için Almanca öğrenmeye önem verin ve vasıflı meslek sahibi olun. Çalışma vizesiyle Almanya’ya gelmek, iltica başvurusu yapmaktan çok daha güvenli ve avantajlı.
•Tüm Yabancılar: Almanya’da uzun vadeli kalmak istiyorsanız, entegrasyon sürecine aktif olarak katılmalısınız. Belediyelerde, STK’larda ve toplumsal projelerde yer almak, toplumla daha iyi kaynaşmanıza yardımcı olacak.
Seçim sonuçları, Almanya’daki göç politikalarının giderek daha katı hale geldiğini gösteriyor. Ancak, bu durum göçmenler için umutsuzluk yaratmamalı. Almanya hâlâ nitelikli iş gücüne ve ekonomik katkı sağlayan insanlara ihtiyaç duyuyor. Doğru adımları atan herkes, bu ülkede başarılı olabilir.
👉 Unutmayın: Artık mülteciler için iltica başvurusu yerine, yasal göç yollarına yönelmek çok daha mantıklı bir seçenek haline geldi.
Almanya’da göçmenler ve mülteciler için yeni bir dönem başlıyor… Siz hazır mısınız?