İngiltere, son yıllarda göçmen akışları ve küçük teknelerle yapılan geçişlerle ilgili ciddi bir krizle karşı karşıya. Bu bağlamda, Reform UK Partisi lideri Nigel Farage, 2029 genel seçimlerini kazanması durumunda, kapsamlı bir planı devreye sokmayı vaat ediyor. Bu plan, yaklaşık 600 bin düzensiz göçmenin beş yıl içinde sınır dışı edilmesini öngörüyor. Farage, bu adımın, ülkenin karşı karşıya olduğu göçmen baskısını hafifleteceğini ve kamu düzenini yeniden tesis edeceğini savunuyor.
Farage’ın planı, İngiltere’nin Avrupa’daki en yüksek düzensiz göçmen nüfusuna sahip ülke olma durumunu değiştirmeyi amaçlıyor. Oxford Üniversitesi’ne göre, ülkede 745 bin düzensiz göçmen bulunuyor; bu da nüfusun yaklaşık %1’ine denk geliyor. Bu durum, İngiltere’yi Avrupa’da bu tür bir nüfusa sahip tek ülke yapıyor. Bu veriler, 2017 yılına ait olup, son yıllarda gelen küçük tekne geçişleri ve kayıtsız göçmenlerin sayısındaki artışı içermiyor.
Farage’ın önerdiği plan, İnsan Hakları Yasası’ndan çekilme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden çıkma ve 1951 Mülteci Sözleşmesi’ni askıya alma gibi radikal adımları içeriyor. Ayrıca, askeri üslerde gözaltı merkezleri kurma, günlük beş deportasyon uçağı düzenleme ve gönüllü geri dönüş programları başlatma gibi uygulamalar öngörülüyor. Farage, bu adımların, yıllık 42 milyar sterlin tasarruf sağlayacağını ve göçmen akışını durduracağını iddia ediyor.
Ancak bu plan, hukuki ve etik açıdan ciddi eleştiriler alıyor. İnsan hakları savunucuları, bu tür bir yaklaşımın, uluslararası yükümlülükleri ihlal edeceğini ve göçmenlerin zulme uğrama riskini artıracağını belirtiyor. Ayrıca, Taliban yönetimiyle yapılacak olası anlaşmaların, uluslararası toplumdan izolasyona yol açabileceği ve hukuki engellerin aşılmasının uzun vadede uluslararası itibar kaybına neden olabileceği vurgulanıyor.
Farage, önceki açıklamalarında, kadınlar ve çocuklar dahil olmak üzere tüm düzensiz göçmenlerin derhal gözaltına alınacağını belirtmişti. Ancak, gelen tepkiler üzerine, kadın ve çocukların beş yıl süreyle geçici olarak sınır dışı edilmeyeceğini ve durumlarının bu süre zarfında değerlendirileceğini açıkladı.
