Anasayfa » Almanya-Türkiye mülteci anlaşması yeniden gündemde

Almanya-Türkiye mülteci anlaşması yeniden gündemde

Yazar Habereditor
31 Görüntüleme
A+A-
Sıfırla
Türkiye Anlaşması ve Almanya’nın Yeni Göç Stratejisi

Almanya’nın göç politikaları, Türkiye ile 2016 yılında imzalanan mülteci anlaşması ekseninde yeniden tartışılıyor. O anlaşma, Avrupa’ya yasadışı göçü dramatik şekilde azaltmış ve AB-Türkiye ilişkilerinde kritik bir köprü işlevi görmüştü. Ancak aradan geçen yıllarda, hem Türkiye’nin iç siyaseti hem de Avrupa’daki siyasi dalgalanmalar anlaşmanın sürdürülebilirliğini zorlaştırdı.

2015’te yaşanan mülteci krizi sırasında, Almanya yaklaşık 1 milyon mülteci ile başa çıkmak zorunda kalmıştı. O dönemin Şansölyesi Angela Merkel’in “Wir schaffen das” (“Bunu başarabiliriz”) söylemi, ülkenin insanî yaklaşımını simgeledi. Ancak 2016 yılında Türkiye ile yapılan anlaşma, Almanya ve AB’nin göçü kontrol altına alma stratejisinde yeni bir dönemeç oluşturdu. Türkiye, anlaşmayı AB ile yakınlaşma ve diplomatik kazanımlar sağlama aracı olarak görüyordu.

Fakat 2016’deki başarısız darbe girişimi sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ülke yönetiminde otoriter adımlar atması ve AB’nin sert mesajlar vermesi, anlaşmanın etkinliğini azalttı. AB, Erdoğan’a “Demokratik temel kurallara uymazsan, kulübümüzde yerin yok” mesajını verirken, Türkiye’nin anlaşmaya ilgisi azaldı. Bu gelişmeler, Almanya’nın göç politikalarındaki uzun vadeli strateji eksikliğini yeniden gündeme taşıdı.

Yeni Almanya hükümeti, göç ve mülteci kontrolünde daha sert bir yaklaşım benimsiyor. Hükümet yetkilileri, Türkiye ile olan anlaşmanın güncellenmesi veya etkinliğinin yeniden sağlanması konusunda diplomatik adımlar atılması gerektiğini belirtiyor. Özellikle Avusturya sınırında reddedilen mülteciler ve artan göç dalgaları, Berlin’in Türkiye ile iş birliğini yeniden güçlendirme ihtiyacını gözler önüne seriyor.

Uzmanlar, Almanya’nın Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği ile yaptığı uzun vadeli anlaşmalara benzer bir diplomatik stratejiyi Türkiye’ye karşı da uygulaması gerektiğini vurguluyor. Mesaj açık olmalı: Türkiye, AB ile ilişkilerini geliştirebilir ancak anlaşmaya ve demokratik kurallara sıkı sıkıya uymalı.

Yeni Alman hükümeti için Türkiye ile olan mülteci anlaşması sadece bir göç kontrol aracı değil, aynı zamanda diplomatik bir manevra alanı. Gelecek dönemde Berlin’in, Ankara ile uzun vadeli bir iş birliği ve anlaşmanın güncellenmesi için aktif diplomasi yürütmesi bekleniyor.

Benzer Yazılar

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Politikası

Gizlilik Politikası