Almanya’da 2024 yılında Türk vatandaşlarının Alman vatandaşlığına geçiş oranlarında dikkat çekici bir artış kaydedildi. İstatistiklere göre, 22 bin 525 Türk vatandaşı Alman pasaportu alırken, bu bir önceki yıla kıyasla %110’luk bir artışa işaret ediyor. Bu dramatik yükseliş, Türkiye’yi Almanya’ya vatandaşlık değiştirenler listesinde Suriye’nin ardından ikinci sıraya yerleştirdi 2.
ÇİFTE VATANDAŞLIK ETKİSİ
Haziran 2024’te yürürlüğe giren yeni Alman vatandaşlık yasası, bu artıştaki en kritik etken olarak öne çıkıyor. Reform, vatandaşlık için gereken yasal ikamet süresini sekiz yıldan beş yıla indirirken, istisnai entegrasyon başarısı gösterenlerin üç yıl gibi rekor bir sürede vatandaşlık alabilmesinin önünü açtı. Ancak en dikkat çekici değişiklik, çifte vatandaşlık yasağının kaldırılması oldu. Artık Türk vatandaşları, Alman pasaportu alırken Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından feragat etmek zorunda değil.
EKONOMİK VE SİYASİ FAKTÖR
Türkiye’deki ekonomik istikrarsızlık ve siyasi baskılar, vatandaşlık değişim kararlarında önemli rol oynuyor. Türk Lirası’nın Euro karşısında son on yılda tarihi değer kaybı yaşaması ve insan hakları örgütlerinin düzenli olarak ifade ve basın özgürlüğü ihlalleri bildirmesi, birçok profesyonel için Almanya’yı cazip kılıyor.
Ancak vatandaşlık değiştiren birçok Türk kökenli, hala kendini tam olarak “Alman” hissetmediğini belirtiyor. Ayrımcılık sorunları da devam ediyor. Alman vatandaşlığına geçiş sürecinde bir dizi şart bulunuyor. Başvuru sahiplerinin en az B1 düzeyinde Almanca bilgisi göstermesi, Alman hukuk ve toplum düzenine ilişkin temel bilgileri ölçen “Einbürgerungstest” adlı sınavı geçmesi (33 sorudan en az 17’sini doğru cevaplamak) ve kendi geçimini sağlayabildiğini ispatlaması gerekiyor. Yetişkinler için vatandaşlık başvuru ücreti 255 Euro olarak belirlenmiş durumda.
Almanya’da 3 milyondan fazla Türk kökenli yaşadığı tahmin ediliyor. 2022 verilerine göre, ülkede en fazla vatandaşlık değiştirenler sıralamasında Suriyeliler (48.300 kişi) birinci, Türkler (14.200 kişi) ise ikinci sırada yer alıyor.
Yasal reformların yanı sıra Türkiye’deki iç dinamiklerin devam etmesi halinde, Almanya’ya yönelik vatandaşlık başvurularının önümüzdeki yıllarda da artarak süreceği öngörülüyor.