Avrupa Birliği (AB), düzensiz göçle mücadelede Türkiye ile 2016’da imzalanan anlaşmanın, göçmen ölümlerinde büyük artışa yol açtığını gösteren kapsamlı bir araştırma yayımlandı. IMT School for Advanced Studies Lucca tarafından yürütülen çalışma, anlaşmanın göçmenleri Doğu Akdeniz rotasından daha tehlikeli olan Orta Akdeniz güzergahına yönlendirdiğini ve bu durumun 45 can kaybına sebep olduğunu ortaya koydu.
Araştırmaya göre, Mart 2016’da hayata geçirilen AB-Türkiye Mutabakatı sonrasında, Doğu Akdeniz’deki geçişlerin engellenmesiyle yaklaşık 2 bin, Libya üzerinden İtalya ve Malta’ya uzanan ölümcül Orta Akdeniz rotasına yöneldi. Bu rotadaki ölüm riskinin istatistiksel olarak çok daha yüksek olması, anlaşmanın bedelini gözler önüne seriyor.
SINIR GEÇİŞLERİ AZALIRKEN ÖLÜMLER ARTTI
Avrupa Komisyonu, anlaşmanın Ege Denizi’ndeki düzensiz geçişleri ve ölümleri azalttığını iddia etse de, veriler farklı bir tablo çiziyor. 2016 yılı, Akdeniz’de 5 bin143 göçmenin hayatını kaybettiği en ölümcül yıl olarak kayda geçti. Oysa aynı dönemde Avrupa’ya ulaşan mülteci sayısı %60’tan fazla düşüş gösterdi. Bu çelişki, politikanın bölgesel etkilerinin yeterince değerlendirilmediğine işaret ediyor.
AB’nin göç yönetimi stratejisi, Türkiye modelini örnek alarak genişliyor. Mart 2024’te Mısır ile varılan ve 5 milyar Euro’yu aşan finansmanı içeren yeni ortaklık da benzer eleştirilere maruz kalıyor. Uzmanlar, sınır güvenliği odaklı anlaşmaların göçmenleri daha tehlikeli rotalara itebileceği konusunda uyarıyor. 2025’in ilk yarısında Orta Akdeniz’deki ölümlerin geçen yıla kıyasla %17 arttı. Özellikle Afganistan, Irak ve Pakistan vatandaşlarının Orta Akdeniz’e kaydığını ve bu rotadaki ölüm riskinin katlanarak arttığını kanıtladı. Bu tür anlaşmaların sorunu çözmediği, sadece coğrafyayı değiştirdiği kaydediliyor.