Anasayfa » Avrupa’nın en katı göç politikası

Avrupa’nın en katı göç politikası

Yazar Habereditor
178 Görüntüleme
A+A-
Sıfırla
Avrupa'nın en sert göç politası: Danimarka

Danimarka, dünyaya “hygge” (rahatlık ve samimiyet) kavramını ihraç eden bir ülke olarak bilinirken, göç politikalarıyla bu imajın tam zıddı bir profil çiziyor. 6 milyon nüfuslu İskandinav ülkesi, son 10 yılda Avrupa’nın en katı iltica rejimini inşa etti. 2015 mülteci krizi sırasında Almanya “Üstesinden Geleceğiz (Wir schaffen das)” sloganını benimserken, Danimarka sübüdiyer koruma statüsünü sınırlandırdı, aile birleşimini kısıtladı ve ekonomik nedenlerle gelenlerin kalma şansını sıfır olarak ilan etti. Bu politikaların sonucunda 2019’da, ülkeye giren mültecilerden daha fazlası Danimarka’yı terk etti.

EKONOMİK CAYDIRICILIK

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) tarafından 2024’te yayınlanan raporda, “insan onuruna aykırı” olarak nitelendirilmesine rağmen hükümet, mültecileri ekonomik çekicilikten uzaklaştırmak için radikal önlemler uyguluyor. Yeni gelenler nakit yardım yerine market kartları veriliyor. Değerli eşyalar (mücevher, nakit) konaklama masrafları karşılığında el konulabiliyor. Sosyal konutlarda yaşayanlar, dil eğitimi veya meslek kurslarına katılmazsa yardımları kesiliyor.

GETTO YASASI

Danimarka’nın en tartışmalı politikası, Paralel Toplumlar Yasası (kamuoyundaki adıyla “Getto Yasası”). Bir bölgede batılı olmayan kökenli nüfus yüzde 50’yi aştığında, o alan PARALEL TOPLUM ilan ediliyor. Beş yıl üst üste bu statüde kalan bölgelerde, sosyal konutlar yüzde 40’ın altına düşürülüyor. Bloklar yıkılıyor veya özel şirketlere satılıyor. Yeni konutlar, “yerli Danimarkalılara” yüksek fiyatlarla kiralanıyor. Aarhus’taki Gellerup bölgesinde yaşayan bir mülteci, Alman ARD’de yayınlanan bir belgeselde “Kurallara uyuyoruz ama etnik kökenimiz suçlu muamelesi görmemize neden oluyor” diye isyan ediyor. Avrupa Adalet Divanı, yasanın AB ayrımcılık yasağına aykırı olduğu gerekçesiyle 2025 yılı başında dava açmıştı.

HUKUKİ KARA DELİKLER

Başvurusu reddedilen mülteciler, çıkış merkezleri adı verilen kamplara yerleştiriliyor. Bu kamplarda 8 yıldır tutulan kişiler bile var. Kamplarda, sınır dışı anlaşması olmayan ülke vatandaşları (örn. Eritre, Somali) yıllarca tutuluyor. 2024’teki yabancılar yasası değişikliği, kamplardakilerin topluma karışmasını yasaklıyor. Uluslararası Af Örgütü, bu merkezleri “hukuki kara delikler” olarak tanımlıyor.

Danimarka’nın politikaları, Avrupa Birliği ile ilişkileri germeye devam ediyor. AB Komisyonu, “getto yasası” nedeniyle Danimarka’ya Haziran ayı başında infaz süreci başlattı. Hükümet, Rwanda ile sınır dışı anlaşması imzalayarak, mültecileri üçüncü ülkelere göndermeyi planlıyor. Danimarka İstatistik Kurumu’nun verileri, göçmen kökenlilerin işsizlik oranının (%12) yerli nüfusa (%3) göre 4 kat fazla olduğunu gösteriyor.

Benzer Yazılar

Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Tamam Gizlilik Politikası

Gizlilik Politikası