Almanya’nın Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde düzenlenen yerel seçimler, ülkenin politik ikliminde önemli değişimlerin sinyallerini verdi. Özellikle Gelsenkirchen gibi sanayi kentlerinde aşırı sağcı AfD (Almanya için Alternatif) partisinin kazandığı olağanüstü destek, seçmenlerin ekonomi ve göçmen politikalarına dair yoğun kaygılarını gözler önüne serdi. Seçim sonuçları, AfD’nin eyalet genelinde oylarını neredeyse üç katına çıkardığını ve geleneksel partilerin ciddi kayıplar yaşadığını ortaya koydu .
Gelsenkirchen’de AfD, belediye meclis seçimlerinde neredeyse birinci parti olurken, eski bir sanayi kenti olan bu bölgede göçmen kökenli seçmenlerden bile beklenmedik destek aldı. Kendisini Türk asıllı bir Alman vatandaşı olarak tanımlayan bir kadın, “Burada çok fazla uyum sağlamayan göçmen var” diyerek AfD’ye oy verdiğini açıkladı. Bu durum, AfD’nin geleneksel olarak göçmen karşıtı söylemlerine rağmen, bazı göçmen gruplarında bile karşılık bulabildiğini gösterdi.
EKONOMİ VE GÖÇMEN POLİTİKASI
Ekonomik sıkıntılar ve göçmen politikaları, seçmenlerin oy verme davranışlarını doğrudan etkileyen iki temel faktör olarak öne çıktı. Infratest Dimap’ın anketine göre, seçmenlerin kararında en etkili konular ekonomi ve göç oldu. Öte yandan, Remscheid gibi bazı kentlerde düşük seçim katılımı dikkat çekti. Katılım oranının sadece %47.5 olduğu kentte, birçok seçmen, “Hiçbir parti vatandaşlar veya işletmeler için çalışmıyor” gerekçesiyle oy kullanmaktan kaçındı.
Seçim sonuçları, AfD’nin özellikle işçi sınıfı ve düşük gelirli bölgelerdeki etkisini artırdığını gösterirken, geleneksel partilerin bu gruplara yönelik politikalarını gözden geçirmesi gerektiğine işaret ediyor. Hükümet ise seçim sonuçlarının politikalarında bir değişikliğe yol açmayacağını açıkladı.
Ancak, AfD’nin yükselişi ve göçmenlerin bir kısmından aldığı destek, Almanya’nın sosyopolitik dokusunda derin ayrışmalar olduğunu da ortaya koydu. Uzmanlar, ekonomik sıkıntıların ve göçmen krizinin, aşırı sağın yükselişini hızlandırdığını belirtiyor.